Yaklaşık bir buçuk yıldır çalışmaları devam eden Çatı Partisi için 'Nasıl bir program' tartışmaları sona erdi. DTP, emek örgütleri, sosyalist partiler ve aydınların aralarında bulunduğu çok sayıda kişinin gerçekleştirdiği tartışmalarda, Kürt hareketi ile emek örgütlerini kapsayan, farklılıkları barından ve tabana yayılan bir örgütlülüğün ortaya çıkması gerektiği sonucu ortaya çıktı.Çatı Partisi Girişimi'nin Bilgi Üniversitesi Kuştepe Kampusu'nda gerçekleştirdiği toplantının birinci günü tamamlandı. İlk günde 'Nasıl bir program oluşmalı?' tartışmaları yürütüldü. DTP Eşbaşkanı Emine Ayna, Girişim Grubu'ndan Murat Çelikan, SDP Genel Başkanı Filiz Koçali, KESK Genel Başkanı Sami Evren, Alevi Bektaşi Federasyonu Başkan Yardımcısı Ali Kenanoğlu, ÖDP Genel Başkanı Ufuk Uras, DTP Eşbaşkan Yardımcısı Mustafa Sarıkaya, EMEP Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Yalçıner, Tarık Ziya Ekinci, Sosyalist Emek Hareketi'nden Ertuğrul Kürkçü'nün aralarında bulunduğu çok sayıda kişi söz alarak programa dair tartışmalara katıldı. Ayhan Bilgen ve Sennur Sezer toplantı divan olarak tartışmaları yönetti.Tarık Ziya Ekinci: Türkiye partisine ihtiyaç varTürkiye'de bugün devleti elinde tutan güçler ile onların yanında olan partiler, burjuvazi ve basının topyekun toplumun gelişimini durdurduğunu belirten Tarık Ziya Ekinci, bunun için her şeyin seferber edildiği ve bunda başarılı olunduğunu söyledi. Toplumun bugün donmuş ve ileri adım atamayacak durumda olduğunu savunan Ekinci, statükocu düzen karşısında etkin bir mücadele yürütecek, toplumu harekete geçirecek bir siyasi oluşuma ihtiyaç olunduğunu kaydetti. Toplumun ihtiyacı olan bir Türkiye partisinin başarılmamasının temel nedeni olarak aydınların, ilerici güçlerin yada demokrasi güçlerinin darmadağınık olması olduğunu vurgulayan Ekinci, sosyolojik ve siyasal nedenlerden dolayı bu durumda olduğunu iddia etti. Türkiye'de temel çelişkinin her yerde olduğu gibi emek sermaye çelişkisi olduğunu ifade eden Ekinci, 'Türkiye'deki temel çelişkinin önüne geçen bir baş çelişkinin olduğunu görmemiz gerekiyor. Bu baş çelişki demokrasi güçleri ile demokrasi karşıtı arasında ki güçlerdir. Bu çelişki çözülmeden temel çelişkiyi çözme çabaları sonuç vermez. Demek ki her şeyden önce Türkiye'de ki baş çelişki ile statükocu toplumu donduran güçler arasındaki çelişkiyi çözmektir' diye konuştu. Ekinci, kurulacak olan bir partinin statükoya karşı bir parti olması gerektiğini söyledi.Koçali: Kürt sorununa çözümsüzlüğüne karşı olan herkes Çatı Partisi'nde olabilirÇatı Partisi tartışmalarının en geniş demokratik yelpaze tartışması ile başladığını hatırlatan SDP Genel Başkanı Filiz Koçali, bugün en geniş demokratik güç olarak ele alınacak turnusol kağıdı görevini gören ana halkalar olarak Kürt sorunun çözümsüzlüğü ve askeri vesayet olduğunu söyledi. Koçali, 'En geniş demokratik güç olarak hangi ana halkaların turnusol kağıdı olarak askeri vesayete karşı olmak ve Kürt sorunun çözümsüzlüğüne karşı olmasıdır. Böyle bir yaklaşımı olamayan siyasi yapı burada da olmamalı. En geniş cepheyi tarif eden ölçüler bunlardır. Çatı Partisi'nin kısa vadeli hedefi olarak bu iki engelin kalkması gerekiyor. Bu iki hedef başlangıç hedefleridir' diye konuştu. İşçilerin, emekçilerin, yoksulların tekellere karşı emeğin kurtuluşunu sağlamak Çatı Partisi'nin ortak hedefi olması gerektiğini belirten Koçali, çevre, kadın gibi temel bütün konularda farklı yaklaşımlara sahip olan herkesin askeri vesayet ve Kürt sorunun çözümsüzlüğüne karşı olması durumunda Çatı Partisi'nde yer alabileceğini söyledi. Koçali, 'Çatı Partisi'nde bu çerçevede anti tekelci mücadele içinde olan emekçi ile İLO sözleşmelerini savunan AB yanlısı işletme sahibi, reformları savunanlara devrimi hedefleyenler, tarihin bir aşamasına kadar erkek egemenliğinin arınmayacağını düşünen erkekler ile bu egemenliğe karşı mücadele eden kadınlar, din adamları ile ataist yana yana gelebilir. İşte en geniş cephe bu' diye belirtti.Kenanoğlu: Alevilere karşı önyargıların kaldırılması için önemli görevler düşüyorAlevi Bektaşi Federasyonu (ABF) Genel Başkan Yardımcısı Ali Kenanoğlu, 'Aleviler CHP'nin yandaşı yanında yer alıyor' yaklaşımını eleştirdi. Alevilerinden her dönemde statükonun karşısında olduğunu ifade eden Kenanoğlu, 'Alevilerin birinci korkusu şeriattır. O nedenle CHP karşısına iktidar olabilecek yada yüzde 10 barajını aşabilecek bir güç olsa bir dakika durmaz ama şeriat korkusu devam ederken hiçbir yere gitmez. Bu korkuyu atmanın yolunu ve yöntemini hep beraber bulamamız gerekiyor' diye konuştu. AKP zihniyetinin geldiği yeri Alevilerin çok iyi bildiğine dikkat çeken Kenanoğlu, 'AKP istediği kadar demokrat olsun istediği kadar AB yanlısı olsun hayatta oy vermezler' dedi. Kenanoğlu, Alevilerin Kürtlerle yan yana durmasında bir sakınca olmadığını dile getirdi. Kürtlerle demokratik yol ve yöntemlerle yana yana durması konusunda çeşitli hesapları olduğunu ifade eden Kenanoğlu, Kürt hareketi temsilcileri ile Alevi hareketinin temsilcilerinin Alevilere karşı önyargıların kaldırılması konusunda önemli görevler düştüğünü söyledi. Aleviler taleplerinin ve istemleri konusunda konuşan Kenanoğlu, 'Alevilerin 5 şartı vardır. Cemevleri yasal statüye kavuşmalıdır. Diyanetişleri kapatılmalıdır. Zorunlu din dersleri kaldırılmalıdır. Madımak'ın 'utanç müzesi' haline getirilmesi ve Alevilerin ibadethanelerinin Alevilere teslim edilmesidir' diye konuştu.Uras: Örgütlenme zemini yaratmalıyızToplumsal muhalefetin nasıl örüleceği konusunda yan yana geldiklerini belirten İstanbul Milletvekilli Ufuk Uras, şunları ifade etti: 'AKP ve statükocu güçlere karşı alternatif yaratmak isteyenler bir ortak akıl oluşturmak durumundadırlar. Daha yeterli ve daha yetkin kılmak için bu sürecin parçası olmayan kesimleri, özneleri dahil ederek olgunlaşması çok önemli. Çok açık bir şekilde siyasette merkez ihtiyacı var.' Ortak mücadele konusunda parti organlarını aldığı kararları hatırlatan Uras, yerel seçimlerle birlikte siyasette bir bahar temizliğinin yaşanacağını savunarak bu havanın iyi değerlendirilmesi gerektiğini söyledi. Asgari müştereklerde buluşabileceğimiz bir toplumsal dönüşüm projesi ile bir ciddi alternatifle ihtiyacı karşılayabileceklerini belirten Uras, 'Bir şeyi yapmanın en büyük düşmanı hep bir şeyi yapar gibi davranmaktır. Ne yapmamız gerektiğini biliyorsak geçmişte ne yapmamız gerektiği deneyimlerden yola çıkmalıyız. Biz zamanında belli siyasal oluşumları oluştururken 'Katıl değiştirelim dedik, değiştir katılalım dediler' Neyi değiştireceğiz. İnsanlar istiyor ki gelirken rütbelerini sökerek gelecek. Biz asker değiliz ki rütbelerimizi sökelim. Bu bir gönüllü ilişki. O gönüllük temelinde yeni bir kültür yaratmak' diye konuştu. Uras, şunları ifade etti: 'Emek mücadelesi ile kimlik mücadelesinin eş yürütülebilmesi, kimliğinden yoksun olanların mücadelesi ile yoksulların mücadelesini harmanlayacak bir zemin yaratmalıyız. Kılavuz fikirlere ihtiyacımız var. Siyaset dışında kalan geniş kesimlerin bize bakacağı bu toplumsal dönüşümü gerçekleştirecek fikirlere ihtiyaç var. Siyasette depremler bazen iyi şeylere de vesile oluyor. Ciddi inatçı kümeler olsaydı işimiz daha zor olabilirdir. Ortak irademiz, var olanı arttırmak, asgari müştereklerde ortak paydayı arttırmaktır. Su damlası gibi giderek büyüyen bir hal almalıyız. Bileşimin vazgeçilmez değeri var ama hızla topluma değişimi aşılamayız. Çok daha genişleyen ve çıtayı yükselten bir parti.'Akın Birdal: Topyekun bütün halklardan özür dileyerek işe başlamalıyızKamuoyu yoklamalarında kararsızların birinci parti olduğunu belirten Diyarbakır Milletvekilli Akın Birdal, toplumda kendini bir yerde görmeyen kendini eve hapseden insanlar olduğunu, yoksul insanlar olduğunu söyledi. Çatı Partisi'nin hedef kitlesi tartışmalarına ilişkin konuşan Birdal, 'Bu yeterlilik yetmez. Kürt sorunun önceliği yetmez. Gerçekten küreselleşen dünyada sınıf hareketlerini ret etmek imkansız. Kürt özgürlük hareketi bir olgudur. Kürt sorunun çözümsüzlüğünün siyasal, ekonomik, sosyal kültürel sonuçlarına bakalım. Bugün despotik yasakçı rejimin gerekçeline bakalım. Ekonomik politikalarına bakın bütçe görüşmeleri savaş bütçesi gibi. Yasaklar var. Düşünce özgürlüğü önündeki engel yasaklar Kürt sorunun çözümsüzlüğünden ileri geliyor. Yoksulluk, ırkçı şoven bir yükseliş var. Özrü dileme meselesi var. Sabıkalı bir tarihimiz var. Ermenilerden özür dilenmesi konusunda imza verenlerdenim ama bu yeterli mi. Topyekun emekçi halklardan özür dileyerek bu işte başlamalıyız. Bu nedenle Kürt sorunu bu coğrafyanın önceliğidir' diye konuştu.Evren: Sadece sosyalist yada sınıfsal bir birliğin emekçilerin sorununu çözemiyorPolitik etki alanlarını genişletmek istediklerini belirten KESK Genel Başkanı Sami Evren, politik etki alanlarının çok zayıf olduğunu söyledi. Emek hareketini etkileyen ciddi biri dinamiğin olmadığını dile getiren Evren, 'Emek hareketini etkileyen ciddi bir politik hareket var mı. Sosyalist hareket yok. Solda emekten yana güçlerin kafa karışıklığı o kadar dağınık ki ulusalcı soldan, Ergenekon'a bulaşmış, devletten kopamamış soldan geniş bir sol tanımlanabilir. Bu net olmayan solda emekçilerin kendilerini etkilemeyecek insanların bir arada tutabilme şansı zayıflıyor' dedi. Sadece sosyalist ya da sınıfsal bir birliğin emekçilerin sorununu çözemediğini vurgulayan Evren, kapsayıcı bir birlik kurulması gerektiğini belirtti. Evren, 'Düşünce üretmesi onarın emekten yana güçlere enerji vermesi anlamlıdır ama sınıfsal temelli bir emekçi partisi de sorunları çözmüyor. Gerek azınlık sorunu Kürt sorunu toplumun genel sorunlarını kapsayacak ve sorunları çözecek bir birlikteliğe ihtiyaç var. Geçmişte güç birliği dendi ama bu defa durum farklı. Kürtler diyor ki biz aynı politik örgütte mücadele etmek istiyoruz. Daha önceki ittifaklardan farklı. Burayı geliştirmek gerekiyor. Çünkü bir arda yaşama iradesini , bir arada mücadele yürütebilenler ortaya koyabilir. Mücadeleyi genişletmek gerekiyor. Çok geniş kesimlerin bizi görmesini ve bizimle beraber mücadeleyi yükseltmesi gerekiyor. Siyasal bir organizasyona dönüşmeli' diye konuştu. Birleştirici politik iradenin zayıflığı eleştirisinde bulunan Evren, CHP'ye dikkat çekti. Evren şunları kaydetti: 'Sosyalistler bunu gerçekleştirmedi. Sosyal demokrat kesimi yok. Orda CHP var ve buradan kopmak gerek. Sıradan bir birlik olarak ele almamalıyız. Çok geniş kesimlerin çözümlerine pozitif önerileri olan, Kürtlerin sorunlarına çözüm üreten ama Kürt partisi olmayan, Alevi sorunlarına çözüm üretebilen ama alevi partisi olmayan bir iradeye ihtiyaç var.''CHP etkisi altındaki halkımız oradan kurtarmalıyız'CHP etkisi altında bulunan halkı CHP'den kurtarmak gerektiğinin altını çizen Evren, 'Bu politik alana liberaller girer bizim sorunumuz değil. Seçim süreci almış başını gidiyor tavır alamıyoruz. DTP Kürt ilerinde tavır koydu kazanacak, biz de destekleyeceğiz, açık ve net. Bir tarafta devlet partisi bir tarafta DTP. Batıya geldiğimizde CHP ile AKP. Yerel seçimlerde yokuz. Halkın iradesini CHP'ye ulusalcı kirli sola teslim etmişiz. Bu iradeyi buradan alalım. CHP etkisi altındaki halkı oradan alma görevindeyiz. Seçimlerden sonra krizin yaratacağı işsizlik gibi bir çok sorunla karşı karlıya kalacağız. Eylemle tutumla bu sorun çözülmez. Yoksulluk artacaktır. Buna tutumu çok yönlü düşünmeliyiz. Sendikalar örgütsüz' diye konuştu. 'Kavramlar etrafında birleşmeye çalışmayalım' uyarısında bulunan EMEP Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Yalçıner, 'Mesela temsili demokrasimi olacak bilmem nasıl bir demokrasi olacak onları bir tarafa bırakalım. Ben sadece demokrasi için bir araya gelmem. Bu benim tutumumdur. Leninist tutumdur. O zaman ne diyelim demokrasi diyelim bu yeter bundan herkes bir şeyler anlar zaten. Ayrıntısını tartışabiliriz ama demokrasi öylemi olacak böylemi olacak tartışmasını yapmayalım' dedi. Yalçıner bir araya gelecek zeminler yaratmak gerektiğini söyledi.Sayın: Yaşananlardan sonuç çıkartılmalıBugüne kadar yaşanan deneyimlerden iyi dersler çıkartılması gerektiğini söyleyen Sosyalist Parti Kurucu üyesi Mahir Sayın, ise şunları kaydetti:'Yaşadığımız deneylerden çıkarılacak olan dersi iyi bulmalıyız. Bu tartışmalar bu derse hizmet etmelidir. Programı henüz şekillenmemiş olsa bile belirli doğrular benimsemiş olan çatı partisine gönül verdiğimiz işi örgütlemeliyiz. Bizim burada ortaklaşa söylediğimiz bazı şeyler vardır. Bu ortaklaşa sözü eyleme geçirme kabiliyetini göstermektir marifet. Bu parti Türkiye'de ezilen kim varsa sorunlarını kendi biçimlerinde ve bundan dolayı federatif olmalıdır.'UYGAR GÜLTEKİN / İSTANBUL (DİHA)
Çatı Partisi'nin ilk toplantısı sona erdi
Gönderen Kurdish zaman: 01:38 Etiketler: Çatı Partisi'nin ilk toplantısı sona erdi
Heval
0 yorum:
Yorum Gönder